edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Haziran 2009 Pazartesi

Geçmişe Duyulan Özlemsizlik

Bugün geçmişimi kurcaladım. Eskiden yaptığım resimlere, yazdığım yazılara baktım. Ve anarşizmin dozunu o dönemler pek ayarlayamamışım. Belki de ilkokuldan beri bana dikte edilen mühendislik ekolünün bunda payı çok.

Nitekim bana gösterilen, bana oluşturulan modellerin hiçbiri bana ait değil. Galiba diyecek oldum, ama sanırım galiba değil!

Bana mühendislik dikte edildi; çünkü mühendisler çok güzel para kazanırdı.
Bana mühendislik dikte edildi; çünkü mühendisler elit bir tabaka oluştururlardı ve herkese tepeden bakma soysuzluğuna sahiptiler.
Bana mühendislik dikte edildi; çünkü mühendislik bir akıllılık, bir üstün zekâlılık timsaliydi.

Üstelik mühendislik benim için bir title'dan başka bir şey ifade etmiyordu ve istediğim bir iş değildi; sadece, sadece kendi istediğimi istiyordum. Bana okutmak istedikleri birkaç cümlelik okuma bayramı yazısı hala aklımda:

"Mühendis olacağım ben, mühendis!"

Çıkıp okumamıştım, hastaydım.

Benim için bir kelimeden ibaret olan mühendislikle ilgili yaptığım hiçbir şey yoktu. Her ay bilim&çocuk dergileri alıp okurmuş gibi yapardım ve yarısı bile okumazdım!

Oysa bundan 10 sene önce -8 yaşımdayken!- yazdığım ekonomik kriz yazısı evde olay çıkartmıştı. Yine, galiba 8'dim, bir roman denemesi yaptım kendimce, 50 sayfa kadardı. Bugün elime geçti bir kısmı. 15 sayfası duruyordu.

Yine daha 7.sınıftayken Türkçe hocasının gelip sınıfa zorla yazdırdığı şiirlerden beni rezil etmek amacıyla şiirimi okumasını istemesi sonucu kızıl saçının beyazlayıp kızıllığını yüzüne vermesini unutmak mümkün değil:

"Limanlarda bekledim seni,
Saatlerce, her gün.
Beklerken aklıma geldi,
Sana aldığım tek gül!"

Ve ben yazmaya devam ettim, acımadım. Liseye geldiğimde artık boyumdan büyük şiirler yazmaya başladım. Üstelik herkesden gizliydi ve aşk şiirleri de değildi. Ergenlik buhranıydı bu gizlilik. Sonra ise şimdiye geldim.

Beni bir mühendis yapmak isteyen insanlar vardı. Sadece vardı. Bana ait olmayan bir ruhla beni yaşatmaya çalışan değneklerim vardı.

Hepsi bitti. Artık özgürüm.

20 Haziran 2009 Cumartesi

Yeniden

Yeniden bir blogla devam etmek çoğumuz için can sıkıcı olsa da ben yenilikleri güzel şeyler olarak görüyorum. Yenilik her zaman iyidir.

Bundan önceki blogum olan sosyopat.org'u kapatma kararı aldım. Açık durması benim için bir şey ifade etmiyordu. Yazı yazmaya üşenir olmuştum ve bazı sorunlarım yüzünden uzun süre de bir şey yazamamıştım. Süresinin bitmesini de fırsat bilip kurtuldum blogtan.

Kapamamda ekonomik etkenler her ne kadar başlıca rolü üstlense de ikinci bir sebep olan aşırı-amatör yazılarımın üzerimde oluşturduğu baskı yadsınabilecek bir ölçüde değil. Blogu uzun zamandır tuttuğum için son yazdığım yazıyla ilk yazdığım yazı arasında dağ gibi bir fark oluştu. Bunun üzerinde kendimi hunharca felsefeye, kitaplara ve şiire feda etmemin payı büyük. Bir gelişim sürecini anlatmış olsa da eski yazdıklarım beni ve fikirlerimi anlatmıyordu.

Son etken ise blog işlerinde kendimi web tasarım gibi bir mecradan gelip bulmam oldu. 'Ne alaka?' diyeceksiniz:

Edebiyatı bir hobi olarak görüp arada sırada yapıyordum, web tasarım, programlama ve grafik tasarımı ise birincil işim olarak görüyordum ve bütün vaktim bununla geçiyordu. sosyopat.org'u açarken amacım web tasarımla ilgili çalışmalarımı sunmak ve bunu bana para kazandıran bir iş haline getirmekti. Tabi kodlama gibi bir olayın üzerimde uykusuzluk, zihin bulanıklığı, bunaltı gibi kötü yan etkiler bırakmasının üzerine web işlerini bıraktım -yaklaşık 3-4 ay sürdü-. Amatör bir şekilde edebiyat kendimi ağır ağır ilerletirken, hayatımdaki geniş boşluğu bu şekilde doldurdum.

Son bir sene içinde insanüstü bir gayretle onlarca kitap, yüzlerce makale okudum. Boş durmadım yazdım da. Ve şimdi öylesi bir noktaya geldim ki, 'ben varım!' diyebildim. Türkiye'de adını duyurmuş kişilerden ve birçok siyasiler ve çevrelerinden olumlu not alan yazılarım ve yine birçok kişinin takdirini kazanan şiirlerim benim edebiyat alanında başarılı olduğumun bir kanıtı oldu. Ancak sürekli bir başarıya imza atmam gerekli ve bu bağlamda hiç durmadan yazıyorum, yazıyorum, yazıyorum.

Artık buradan devam ediyorum. Güncel olaylar hakkında kısa çıkarımlar, biraz şiir, biraz denemeler... Yenilik iyidir. Şimdi buradan devam ediyorum.